KİLİS İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ

Dil Ve Yazın

a . İlin Yazınsal Birikimi

Karacaoğlan

Ünlü halk ozanımız Karacaoğlan’nın Kilis yakınındaki Hapse Köyünde (gününmüzde Yavuzlu Belediyesi’ne bağlı olup,Hapse Mahallesi adıyla bilinir) yaşadığı ve bir ezgisinde geçen “Akpınar’ın ” da, Kilis’in mesire yeri Akpınar olduğu söylenir.

I                                                                         III

Bitti mi ola Şam elinin hurması         Bir ağaçta biter üç yanal alma

Gitti mi ola ala gözün sürmesi         Birinden öteye elini sunma

Hama’nın Hamısın telli durnası         Irak yakın deye eylenip kalma

Durna yarın selam saldı gel deye     Durna yarın selam saldı gel deye

 II                                                                       IV

Bitti mi ola Şam elinin gülleri           Aşina da Karacaoğlan aşina

Açtı mı ola siyecinden dalları          Yeni girmiş onüç,ondört yaşına

Şu sefil Yakup’un şirin dilleri           Irak değil Akpınar’ın başına

Durna yarın selam saldı gel deye    Durna yarın selam saldı gel deye 

Musabeyli ilçesi sakinlerinden Çavışlı Türkleri, Karacaoğlan’ın Çavışlı Oymağı’ndan olduğunu ve Zobular Köyü’nde doğduğunu söyleyerek; ozanın ezgilerinde kullandığı Kilis yöresi ağız özelliklerini (Gursaksız: Öğrenme gücü, öğrenme yeteneği az; Ökçesiz: Ürkek, gibi sözlerle, Ecel: Kapımıza deve çöktü, gibi deyimler) örnek gösterirler.

“Uzar gider ‘bir şığvacık dal gibi’ / Yaylanın karından beyazdır (dişin) / Geri dönsek (kınar m’ola) el gibi / Yaz gelipte (beşe ayları) doğunca / Kız senin göksünde (süllüm) dayarınm / (kıcılı) boranlı soğuk dağımız / Önce seni yokladım ökçen yok imiş / Döğü vermiş mor bileği kolunca / Bozulmuş (siyeci) virane bağlar / Deli ediyog öldürmüyog ne fayda / Benim gonca solduktan (kelli)” gibi söyleyiş özellikleri, Kilis yöresi ağzıdır.

Kimi kaynak kişiler (Mizirin’li Halid’in oğlu / Halidoğlu) Karacaoğlan’ın Colap’ta doğduğunu ve burada Kocakız (yörede Karakız adıyla anılır) adında, bir güzele aşık olduğunu anlatırlar.

Bir söylenceye göre; Colap’ta yaşayan yaşlı bir Türkmen kadını Karacaoğlana, “Dünyada Bu Karakızdan (Kocakız) daha başka güzeller de var. Git Uruma, oradaki güzelleri görünce bu kız usuna bile gelmez.” demiş. Karacaoğlan da bu söz üzerine gezgin olmuş.

Urumu ve Şam’ı dolaşan ozan, yıllar sonra köyüne geldiğinde sevdalandığı kızı görmüş. Kocakız, kendisini tanımadığı gibi, ağarmış saçı ve sakalına bu davranışının yakışmadığını söylemiş. O da sonradan farkına vardığı, ağarmış saçı ve sakalından arlanarak Karkamış yakınındaki Akpınar köyüne yerleşmiştir.

Barak Türkmenleri’nden Azıklı Obası’na mensup Kılıçoğlu (Kılınçoğlu) , İlbeylili Beyoğlu (Akmelekoğlu), Miskin Ali gibi halk ozanları yanında 1750’li yıllarda yaşamış mantıki Ömer Efendi ve 1850’li yıllarda yaşamış Abdullah Enveri mantık konusunda eserler vermiş ve öğrenciler yetiştirmiş Kilislilerdir.

Ruhi Efendi, Mehmet Haki Efendi, Sağır Katip, Bekir Vahit Bey, Yavaşcazade Mehmet Sezai Efendi, A.Muhtar Yavaşca, Beytazade Şeyh Abdullah Sermest, Mehmet Zihni Baba, Bedirzade Haki Efendi, Cezar’ın oğlu Ahmet Efendi, Şair Meyli, Fasiha Hanım (kadın şair), Merkupçu Rahmi, Abdullah Refet Efendi, Hacı Fazıl Efendi Bekir Vahit Efendi, Ahmet Agah Bey, Müftü Haki Efendi, Hacı Muhittinzade Hüsnü Efendi, Üryanizade Cemil Molla, Necip Asım Yazıksız, Bal Hasan oğlu Kilis’li Muallim Rıfat Bilge adlı kişiler; kültür, edebiyat (Divan Şiiri ve özellikle Tasavvufi Divan Şiiri) ve dilbilim konularında eserler vermişlerdir.